
YAZI: AYŞE SÖNMEZ/FOTO: METE SÖNMEZ
Hatay’da konaklamamızın ardından Kilis-Öncüpınar Sınır Kapısı’na doğru yola çıktık. Yol boyunca bizi Suriye sınırı eşlik etti. Fotoğraftaki beton duvarın arkası Suriye ve ne kadar temizlenmiş olsa da mayınlı bölge.
Yolda askerlerimizle buluşma fırsatı bulduk. Sınıra sıfır noktasında görev yapan jandarma bizi çok sıcak karşıladı.
Görevli komutan bölge hakkında bilgi verdi. Bulunduğumuz yere çok yakın noktada çeşitli aralıklarla 30’a yakın şehit vermişiz.
Kilis Öncüpınar Sınır Kapısı, Kilis Konaklama Tesisleri. Reyhınlı-Cilvegözü sınır kapısına göre daha yoğun bir insan trafiği karşıladı bizi.
Kilis Valiliği Basın İrtibat Noktası, Öncüpınar’da bulunan Mülteci Kampı sınırları içerisinde yer alıyor. Basın Enformasyon Genel Müdürlüğü’nün burada görev yapan yetkilileri bizi oldukça sıcak karşıladılar. Bölge, bölgede yaşananlar ve şu anki durum hakkında bilgi verdiler.
Kilis Valiliği Basın İrtibat Noktası, Öncüpınar’da bulunan Mülteci Kampı sınırları içerisinde yer alıyor. Basın Enformasyon Genel Müdürlüğü’nün burada görev yapan yetkilileri bizi oldukça sıcak karşıladılar. Bölge, bölgede yaşananlar ve şu anki durum hakkında bilgi verdiler.
Basın Enformasyon Genel Müdürlüğü tarafından 8 ayrı dilde kitapçık basılmış. Bölgeye çok sık gelen yabancı ve yerli basın mensuplarına yönelik hazırlanan kitapçıklarda, bölge, bölgedeki yaşam ve mülteciler hakkında geniş bilgiler yer alıyor.
Sınır’ı geçemedik. Geçmek için Genel Kurmay’dan özel izin alınması gerekiyor, ancak o da şu sıralar mümkün değil. Her ne kadar yapılan Fırat Kalkanı ve Zeytindalı operasyonu ile civar bölge terör unsurlarından tamamen temizlenmiş olsa da, yine de sınırın iç bölgelerinde görev yapacak gazeteciler için basın/press yelekleri hazırda bulunduruluyor.
Ve iki ayrı yaşantıyı ortadan bölen gerçek anlamda sınır. Sol taraftaki bölümden yani Öncüpınar Sınır Kapısı’ndan Suriye’ye giriş yapılıyor. Şu sıralar günde ortalama 400-500 Suriyeli ülkesine geri dönüyor. Türkiye’ye gelişler ise bitmiş. Sağ taraftaki bölge ise Öncüpınar Sınır Kapısı’nda bulunan Mülteci kampı. Kampın hemen arkasında ise Zeytindalı Operasyonunun ilk zamanlarında oldukça yoğun çatışmaların yaşandığı Burseya dağı yer alıyor.
Yaklaşık 20bin kişinin yaşadığı mülteci kampının içine giremedik. En yaklaşabildiğimiz nokta burası. Kampın girişindeki duvarlarda Türk ve Suriye bayrakları ile Türkçe, İngilizce ve Arapça olarak “Kardeşiz biz”,, “Burada Güvendesiniz” gibi yazılar yer alıyor. Biraz daha içerideki duvarlarda ise grafitiler yer alıyor. Sanırız bölgenin en renkli görüntüsünü de bu duvarlar oluşturuyor.
Mülteci kampında konaklayan Suriyelilerin bazıları çok uzun süredir burada yaşıyorlarmış. Burada kalanların ne kadarının geriye döndüğünü ise bilmiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti tarafından artık kamplar sınırın ilerleyen bölümünde yapılıyor. Şu an oldukça büyük bir kampın çalışmaları devam ediyor.
Bu fotoğrafta daha net gözüken Burseya Dağı ile ilgili de bilgi verelim. Teröristler bu dağın altında çok sayıda ve uzun tüneller hazırlamışlar. Yakın bölgeye de roket ve silahları bu tünellerden taşımışlar. Tünellerden çıkarak Türkiye’ye roket atan teröristler yine tünellere girerek kaçmayı başarmışlar.
Öncüpınar Sınır Kapısı bugünlerde ülkelerine dönmek isteyen Suriyelilerin akınına uğruyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin yaptığı Fırat Kalkanı operasyonundan sonra Zeytindalı Harekatı ile Afrin’e kadar olan bölgenin terör unsurlarından tamamen temizlenmesi ile Türkiye’de bulunan bazı Suriyeliler ülkesine dönmeye başlamışlar. Günde ortalama 400-500 civarı Suriyeli ülkesine dönüyor. Ancak ne kadarının geri döneceği ise bilinmiyor.
Türkiye’ye kaçak yollarla gelen bazı Suriyeliler ise kimlikleri olmadığı için Sınır’dan geçemiyor. Bu gençte onlardan birisi, gazeteciler aracılığı ile yetkililerden yardım istiyor.